Hindistan’daki uçak kazasında ölenlerin öyküleri yürekleri dağladı: Binerken çok memnundu, dev piyango ona vurmuştu | Uçağın kara kutusu bulundu, artık ne olacak?
Patel ailesinin duaları geçtiğimiz nisan ayında kabul oldu.
Patel’lerin uzun vakittir beklediği haber, bir e-posta yoluyla ellerine ulaştı: Oğulları Kıyı, vize piyangosunu kazanmıştı. Kıyı Patel, İngiltere hükümetinin Hindistan Genç Profesyoneller Programı kapsamında Birleşik Krallık’tan iki yıllık çalışma vizesi alan 3 bin talihliden biriydi.
Ahmedabad’a 150 kilometre uzaklıktaki Sarod köyünde yaşayan mütevazı bir aile olan 25 yaşındaki Kıyı için bu piyango, Londra’da orijinal bir hayata başlama fırsatı manasına geliyordu. Patel ailesi ise hayatları boyunca ettikleri duaların kabul olduğunu, çocukları için hayal ettikleri geleceğin gerçek olması için hiçbir pürüz kalmadığını düşünüyordu.
Ancak iki aydan az bir müddet sonra Patellerin heyecanı yasa dönüştü. Zira Kıyı, dün kalkıştan birkaç saniye sonra düşen AI 171 sefer sayılı Hindistan uçağında hayatını kaybeden 241 bireyden biriydi.
Mucize yapıtı hayatta kalan tek yolcu, uçağın 11A numaralı koltuğunda oturan İngiltere vatandaşı Vishwash Kumar Ramesh oldu. Uçaktan kendi imkânlarıyla çıkıp yürüdüğü anların imgeleri tüm dünyada heyecan yaratan 40 yaşındaki Ramesh’i bugün Hindistan Başbakanı Narendra Modi de ziyaret etti. Ramesh, hastane yatağından DD News’e yaptığı açıklamada, “Kalkıştan 5-10 saniye sonra uçak havada takılmış üzere oldu. Işıklar yeşil ve beyaz yanıp sönmeye başladı. Uçak irtifa kazanmıyor yalnızca havada süzülüyordu. Akabinde ansızın bir binaya çarptı ve infilak etti” dedi. “Uçaktan canlı çıktığıma inanamıyorum” tabirlerini kullanan Ramesh, “Bir anda ben de öleceğimi hissettim lakin gözlerimi açıp etrafıma baktığımda hayatta olduğumu idrak ettim ve önümde bir açıklık gördüm. Kemerimi açmayı başardım ve bacaklarımı o açıklıktan dışarı uzatıp emekleyerek çıktım. Nasıl hayatta kaldığıma hala inanamıyorum. İnsanların gözlerimin önünde öldüğünü gördüm. Hostesler, yanımda oturan iki kişi… Enkazdan yürüyerek çıktım” diye konuştu.
Başbakan Modi, 11A’da oturan mucize yolcuyu hastanede ziyaret etti
Al Jazeera, Hindistan’da 30 yılı aşkın vakittir yaşanan en büyük havacılık felaketi olan kazada hayatını kaybedenlerin kıssalarını gündeme taşıdı. Habere nazaran uçakta, yolcular ortasında eğitimlerine burs kazandıkları okullarda devam etmek için İngiltere’ye giden öğrenciler, Gujarat’ta katıldıkları düğün sonrası konutlarına dönen bir aile, Kurban Bayramı için Hindistan’daki ailelerini ziyarete gidenler ile Kıyı Patel üzere çok şanslı olduğunu düşünen gençler vardı.
RAKESH DEORA DOKTOR OLACAKTI
Uçağın çarptığı BJ Tıp Koleji’nde eğitim almakta olan birçok doktor adayı da hayatını kaybetti. Onlardan biri Rakesh Deora’ydı. Küçük bir kasaba olan Bhavnagar’da doğup büyümüş olan Deora, tıp fakültesi ikinci sınıfta okuyordu. Deora, kaza sırasında 70’ten fazla tıp öğrencisiyle birlikte öğlen yemeğini yiyordu. Uçağın binaya çarpmasının tesiriyle enkazın altında kalan Deora’yı ailesi kaza sonrası çıkan yangından etkilenmeyen yüzüne bakarak teşhis edebildi.
Kazaya neyin sebep olduğu hala bilinmiyor. Ahmedabad polisinden yetkililerin AFP haber ajansına verdiği bilgiye nazaran, uçağın kara kutularından biri kaza yerinde bulundu. Yetkili, “Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü kaza yerinden bir adet kara kutu çıkarmıştır” dedi. Lakin kara kutudaki kayıtlar şimdi açıklanmış değil. Öte yandan Toplumsal medyada ve internet forumlarında kazanın sebebine dair birçok spekülasyon dolanıyor. Bazıları motor arızası derken bazıları kuş çarpması ya da kanatlardaki flapların arıza yapması üzere ihtimalleri öne sürüyor. İngiltere basınında yer alan haberlerde Birleşik Krallık Hava Kazaları Soruşturma Ünitesi’nden (AAIB) uzmanların Hindistan’a giderek soruşturmaya takviye vereceği bildirildi. Uzmanlar radar bilgilerini, güvenlik kamerası manzaralarını, kokpit ses kayıtlarını ve uçuş datalarını tahlil ederek kazanın sebebini ortaya çıkarmaya çalışacak.
AİLESİ IRFAN’LA ÇOK GURUR DUYUYORDU
Kazada hayatını kaybedenlerden biri de Air India’da çalışan kabin vazifelisi Irfan’dı. 22 yaşındaki Irfan’ın üniforması ailesi için bir gurur kaynağıydı. Kazadan yaklaşık 5 saat sonra Ahmedabad Devlet Hastanesi’ne gelen ailesi, Irfan’ı morgda teşhis etmeyi başardı. Irfan’ın babasının “Neden bize bu ceza verildi? Neden benim çocuğum?” feryatları hastanenin koridorlarında yankılandı. Irfan’ın annesi ise oğlunun öldüğüne inanamıyor, “Hayır!” diyordu, “Oğlum geri dönünce görüşeceğimize kelam verdi. Palavra söylüyorsunuz. O benim oğlum olamaz”.
Başbakan Modi uçağın düştüğü yeri de ziyaret ederek yetkililerden bilgi aldı
SYED AİLESİ BAYRAM TATİLİNDEN DÖNÜYORDU
Syed ailesi ise kayıplarını boynundaki altın kolyesinden tanıyabildi. Syed Nafisa Bano, eşi Inayat Ali ve çocukları Taskin Ali ve Waqee Ali ile uçaktaydı. Kurban Bayramı için Hindistan’a gelmiş olan Syed ailesi, burada şahane 2 ay geçirmiş, sevinç içinde Londra’daki konutlarına yanlışsız yola çıkmıştı. Artık ise Syed’lerden geriye, bu tatilde çekilen fotoğraflar ve aile üyelerinin hafızalarındaki hoş anılar kaldı.
RAJESH PATEL EKMEK PARASININ DERDİNDEYDİ
Çekçek şoförü Rajesh Patel, kazanın olduğu noktadan yalnızca 500 metre ötede müşteri bekliyordu. Ailesinde çalışan tek insan olan 50 yaşındaki Patel, enkazın altında kalmadı lakin patlamanın tesiriyle ortalığı saran alevlerin ortasında kaldı. Ağır bakımda tedavi altına alınan Patel’in ailesi, kurtulması için dua ediyor.
Kaza anında öğrenci yurdunda ya da yerde olup da hayatını kaybedenlerin sayısı hala netleşmiş değil. Hindistan İçişleri Bakanı Amit Shah, sayının en az 24 olduğunu lakin artabileceğini belirtti. Shah, “Kesin sayı DNA testlerinin tamamlanmasının akabinde belirli olacak” diye konuştu.
TARA BEN TALİH YAPITI KURTULANLARDANDI
Meghaninagar mahallesinin orta sokaklarında teneke damlı bir konutta yaşayan Tara Ben, sabah erken kalkıp konut işlerini tamamladı öğlen saatlerinde biraz istirahat etmek için uzandı. Ansızın çok güçlü bir patlama sesi konutunun duvarlarını sarstı. Dışarıda birileri “Bu bir uçak! Uçak düştü!” diye bağırıyordu. Koşarak konuttan çıkıp sesin geldiği tarafa yanlışsız giden Tara Ben o an acı gerçeğin farkına vardı: Uçak birkaç yüz metre daha yakına düşse, üst üste gecekondularda yaşayan mahalle sakinlerinin hiçbiri hayatta kalamayabilirdi. Tara Ben hem minnet hem de suçluluk duydu.
TOFIQ MANSURI ENKAZDAKİ O ANLARI ANLATTI
Deneyimli bir kurtarma vazifelisi olan Tofiq Mansuri, “Hayatı boyunca pek çok trajediye şahit oldum lakin hiçbiri beni buna hazırlamamıştı” dedi. Kazanın akabinde güneş batana kadar enkazdan ölenlerin vücutlarını çıkarmaya uğraştıklarını tabir eden Mansuri “Başta herkesin morali yüksekti. Bir moda giriyorsunuz. Bir iş yapmak için oradasınız. Misyonunuza odaklanıyorsunuz” dedi. Fakat 2-3 yaşlarında bir çocuğun cansız vücudunu çıkardığı an mahvolduğunu tabir eden Mansuri, “Biz bunun eğitimini aldık fakat bu türlü bir şeyin eğitimi mi olur? O küçük kızı, bebeği görmek bizi yıktı. Moralimiz yerle bir oldu. Bizler asla konutuna dönemeyecek bir çocuğu taşıyan adamlardık sadece” dedi. Gördüğü görüntüyü unutamayacağını da kelamlarına ekleyen Mansuri, “Kim bilir kaç gece gözüme uyku girmeyecek” diye konuştu.
Associated Press’e konuşan Ashfaque Nanabawa’nın kuzeni Akeel, eşi ve üç yaşındaki kızıyla İngiltere’ye dönüyordu. Akeel, kalkıştan çabucak evvel Ashfaque’ı arayıp “Uçaktayız, sağ salim bindik, hiçbir sorun olmadı” demişti. Bunun kuzeniyle son koşuşması olduğunu söz eden Akeel, DNA örneği vermek için hastanede olduğunu belirtti. Uçaktakilerden birinin damadı olduğunu söyleyen bir yaşlı bayan ise, “Kızım eşinin öldüğünü bilmiyor. Ben ona bunu söyleyemem, ne olur biri söylesin!” diye feveran etti.
