Kültürlerarası diyaloğun ve sinema sanatının ortak hafızası haline gelen şenlik, bu yıl da sanatkarları, sinemaseverleri ve iki ülke toplumlarını bir ortaya getirdi.
Etkinliğin sunuculuğunu Türkçe olarak Gökhan Mumcu, Almanca olarak ise Ebru Susur üstlendi. Festivalin kurucusu ve başkanı Hüseyin Sıtkı, “Bugün perde gerisinde büyük bir tutkuyla, sabırla ve yaratıcılıkla çalışan tüm grup arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum” dedi. Şenliğin Türkiye koordinatörlüğünü 18 yıldır sürdüren, üretimci ve direktör Serap Gedik, “emek ödülü” ile onurlandırıldı. Gecede Rasim Öztekin ismine kızı Pelin Öztekin’e “vefa ödülü” sunuldu.
Festivalin “onur ödülleri” ise Şerif Sezer, İnanç Kıraç, Biket İlhan ve Erden Alkan’a verildi. Mükafata layık görülen sanatkarlar, şenliklerin kendileri için ortak bir buluşma yeri olduğunu söz ederek “Yaşasın sinema” dedi.
İLHAM OLDU
Şerif Sezer de hislerini şöyle lisana getirdi:
“Çok büyük gurur ve onur duydum. Ben çok şanslı bir oyuncuyum. Çok fazla sinemam yok ancak olanların birçok Türk sinema hatta dünya sinema tarihine geçmiş sinemalar.”
Festival komitesi, Şerif Sezer’in sinemaya olan katkısının yalnızca oyunculukla sonlu kalmadığını, birebir vakitte genç nesillere ilham veren bir figür olarak kıymetli bir yere sahip olduğunu vurguladı. Gecenin özel konuklarından biri de açılış sineması “Bir Cumhuriyet Şarkısı”nın başrol oyuncusu Salih Bademci oldu. Sanatkara, şenlik idaresi tarafından teşekkür plaketi sunuldu.
